21 Mayıs 2013 Salı

NEJLA’DAN BİR GÜN ÖNCE


Kırmızı bir elma.
Yeşil bir yonca.
Yürüyen mavili bir kadın,
Parmak uçlarında.

Yüksek ağaçlar.
Yüzünü göğe çevirmişken o ,
Kızıl saçları dalga dalga.

Eflatun bir gökyüzü.
Çiçek kokan rüzgar.
Kanat çırpar özgür kuşlar.

Mavili, kızıl saçlı kadın,
Yürürken parmak uçlarında yalın ayak,
Yeşil yonca eziliyor altında.

Avuçlarındaki kırmızı elma,
Isırılırken iştahla,
Yarım kalmaktan mutlu.
Mavili Kadının içi daha kırmızı,
O büyük ısırıkla.

Ağaçlar yapraklarıyla güneşi süzüyor.
Kadın izlerken eflatun gökyüzünü,
Toprak rengi gözleri kamaşmıyor.

İçinde çağlayan bir şelale,
Her notaya basıyor,
Her rengi alıyor,
Hüzün renginde akıyor,
Sevinç renginde akıyor,
Kararıyor, sararıyor ve kızarıyor.

Kırmızı elma bittiğinde,
mavili, kızıl saçlı kadın eve dönmeye karar veriyor.
Eflatun gökyüzü kararıyor ve rüzgar soğuk esiyor.

Kadın saçlarını topluyor, parmak uçlarındaki toprağı silkeliyor.
Ayakkabılarını giyiniyor.
Gri şehrine ve bir artı bir evine gitmeden hemen önce,
Arabasında, yalnız oturuyor.

İçindeki sesler ver renkler solgun.
Şehrinin rengini giyinmeye hazır.
Arabaya biniyor, yolu alıyor, evine varıyor.
Gri kaldırımı bir gün daha topuklarıyla aşındırıyor.

Eve girer girmez bir duş alıyor,
Tuvaletini edip elmayı çıkarıyor.
Sonra hemen yatıyor.
Yarın yine iş var ve iş arkadaşı Kedi suratlı, meymenetsiz Nejla.













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder