Hayat (ım),
İzliyorum seni,
Penceremin gerisinden…
Acelecisin,
Telaşlısın,
Hep yetişmek arzusundasın.
Sen nereye gidiyorsun?
Sen neye yetişiyorsun?
Sır değil aslında,
Biliyoruz, biliyorsun.
O bir aydınlık yer:
Daha eşiğinde nefesini kesen,
Damında güller açan,
Duvarları sessiz komşulara yaslı,
Uzanırken sere serpe,
O şakıyan seni, dut yemiş bülbül eden
…
Etini unuttuğun kemiğinden bi’ haber!
Arada tabi gelir ziyaretçiler,
Rahatsız etmemek için içeri girmezler.
Özlem’den süzülür yaşlar gözden,
Damına damlar, şıp şıp eder.
Sonra bi’ ıslaklık bi ferahlık…
Mis bir toprak kokusu sonra,
Gerisiiii Ahhh
Gerisi zifiri Karanlık!